günümüzde şu anlama hapsediliyor, ne bok yersem yiyeyim kimse bana karışamaz “saygı” duy s.rtük! çünkü saygı, kıçımın keyfi özgürlüğünü garanti eden bir kanun!?
hoppala, saygı kimsenin kimseye karışamaması ise toplumsal sözleşmeyide dürüp g.tümüze sokalım o halde.
saygı bir bencillik kalkanı değildir. saygı bir kabul biçimidir, kabul görmeyi hakediş için eylemlerinizin niteliği baz alınır. poposunu sallayıp selülitlerini sergileyen bir kadını neresinden tutup saygıya değer kabul edebiliriz. popo sallamak özgüven gerektiren cesurca bir çılgınlık olduğu için mi? hayır! poposunu sallayan kadın, uzuvlarını sallayarak yapabildiğim en iyi şey bu demek istiyor. herkes sahip olduğu en iyi şeyi sergilemeye meyillidir.
kendinize gelin, kimse kimseye haketmediği halde bir şey sunmak zorunda değil. herkesi olduğu gibi kabul etmekle, toplumsallığı reddedip kendisine değersiz bir s.rtük gibi davranan birinin durumu arasında fark vardır. herkesi olduğu gibi kabul edelim ama toplumsal olarak bizi reddeden birini kabul etmek, durduk yere suratına tüküren birine tahammül etmeye çalışmak gibi manyakça bir şeydir.
bir şişeyi yere atıp kırmak kötü bir şey değildir bu eylemi kötü yapan kırılan cam parçalarının birilerine zarar verebilme ihtimalidir. potansiyel nedir ölçemeyen hümanist civcivlerin yumuşak psikolojilerini incitmeyelim diye saygıdan kırılacak kadar incelmeyelim lütfen. kendimize de biraz saygımız olmalı.
Yorumlar