sakallarımı kesmekten yoruldum, her şey kendiliğinden uzuyor, sürekli bir şeyleri budamaktan yoruldum. kendimi kendi evimde ayakta kalmış gibi hissediyorum, davetsiz misafirlere gösterecek nezaketim kalmadı. birinin bana yer vermeyi akıl etmesini ummaktan yorulduğumda oturmak için kimseye rica minnet edecek değilim. bunu yapmam, rahatsız olduğum şey, oturacak konforlu bir yer bulamamak değil, herkesin kendi rahatına düşkün olması ve diğerlerini umursamaması. oysa biliyorum her zaman oturacak bir yer bulabilirim, bağdaş kurup yere oturabilirim, böylece rakım düşecek ve rahat koltuklarda oturanlar ev sahibinin atmosfer basıncını düşürmesine kayıtsız kalamayacaklar. ağırlığımı koyduğumda oluşacak girdap hepsini yerinden edecek, sonunda herkes yerinden olunca düşünmeye başlayacak.
uyumaktan yoruldum, gördüğüm rüyaları hatırlayamıyorum, uyanmak için çok az bahanem var. ya acıktığım için yada işemem gerektiği için uyanıp yaşamaya devam ediyorum. tekrar uykum gelene kadar oyalandığım şeylerden o kadar bıktım ki uyanmaktanda yoruldum. yaşamak omuzlarımda taşıdığım bir yük gibi. ölmek için daha ne kadar yaşamam gerektiğini düşünmekten yoruldum.
hayatı anlamlı kılan her şey tamamen anlamsız şeylerden oluşuyor. çok şey bilmek yaşam enerjinizi tüketiyor. bildiklerinle bir şey yapacak takatin kalmıyor. ilerlemek için çok hızlı koştum, öyleki benden başka herkes geride kaldı. geri dönüp onları daha hızlı koşmaya ikna edemem, burda durup bana yetişmelerinide bekleyemem. bitiş çizgisine varmak artık anlamsız, rakipsiz bir yarışın galibiyeti hiç bir şey ifade etmiyor. burdaki rakipsizlik onların geride kalmasından değil, ben onlarla yarışmak istemiyorum artık. yoruldum.
yaşamaya katlanmak canımı acıtıyor. bedel ödemekten bıktım, karşılıksız bir şey talep etmiyorum ama hiç mi kimse ikramda bulunacak kadar cömert değil. yaşamak için ödeme yapmak istemiyorum, yaşamak gibi bir borcum mu var, ölümü satın almak için ödemem gereken bedel yaşamak mı? dünyevi zevkler karnımı doyurmuyor bitmeyen bu açlıktan yoruldum.
zevkli olan bazı şeyler kısa sürmemeli, bir sigarayı söndürüp ötekini yakmaktan yoruldum. anlık mutluluklar yeni işkenceler için bünyeyi resetlemekten fazlası değil. mutluluğun peşinde koşmak istemiyorum, gelip beni bulacak güzel şeyleri beklemektende yoruldum.
bir şey istemiyorum, eğer hayatın neşesi ve kederi adaletli bir şekilde dağıtılıyorsa payıma düşene razıyım. karnımın acıkması benim arzuladığım bir şey değil, arzulamaya mecbur olmaktanda yoruldum. söylemek istediklerim var ama içime atmaktan başka çarem yok. içine sıkıştığım kocaman dünyada oturacak bir yer bulamıyorum. yer kapmak değil, paylaşmak istiyorum, yer edinmediğim için paylaşacak bir yerimde yok. ayakta kalmak kötü değil, kimsenin beni umursamıyor olmasına üzülüyorum. iyiki oturacak bir yeriniz var ve kimseyle paylaşamayacak kadar dar geliyor size o yer.
dünya ne ara balık istifi bir minibüse dönüştüde ben ayakta kaldım.
Yorumlar